Sayın Üyelerimiz,           DTO Kasım Ayı AB Bülteni        AB-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ        17 ARALIK YAKLAŞIRKEN AVRUPA’DAN YÜKSELEN FARKLI SESLER Türkiye-Avrupa Birliği arasında tam üyelik müzakerelerinin başlayıp başlamayacağına karar verilecek tarihi 17 Aralık Zirvesi giderek yaklaşırken Zirve’de karar verici mercii konumunda olan Avrupalı liderler konu ile ilgili görüşlerini açıklıyor. Hollanda Dış İşleri Bakanı Bernard Bot, Türkiye’nin reform sürecine devam etmesi halinde Türkiye-Avrupa Birliği arasında tam üyelik müzakerelerinin 2005 yılında başlayacağını düşünüyor. Öte yandan Bot’a göre, müzakereler en az on yıl sürecek ve Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği yaklaşık olarak 2015 yılında gerçekleşecek. Hollanda hükümetinin görüşleri ülkenin Avrupa Birliği Dönem Başkanı olması nedeniyle önem taşıyor ve Dönem Başkanı olarak Hollanda diğer Üye Devletler’in Türkiye ile müzakerelerin başlaması hakkındaki pozisyonlarını da öğrenmeye çalışıyor. Bot, 6 Ekim 2004 tarihinde yayımlanan 2004 Türkiye Düzenli İlerleme Raporu ile ilgili şu yorumlarda bulunuyor: “Raporda yazıldığı üzere; Türkiye, dinsel özgürlükler konusunda reform sürecini hızlandırılmalıdır. Raporda yer alan, Türkiye’de demokrasi ve insan haklarının kesintiye uğraması durumunda Avrupa Birliği’nin müzakereleri durdurabilmesi maddesi ise hiçbir zaman uygulamak istemediğimiz bir önlem.” MÜSLÜMAN ve DEMOKRATİK TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİĞİ MEDENİYETLER ÇATIŞMASINA EN İYİ CEVAP   Türkiye ile müzakelerin bir an önce başlamasını savunan bir diğer ülke ise Belçika. Almanya'da Başbakan Gerhard Schröder ile görüşen Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt düzenlenen ortak basın toplantısında, “Türkiye ile Avrupa Birliği üyelik müzakereleri sadece üye olup olmaması konusunda yapılacak, 'İmtiyazlı ortaklık' ise bir seçenek değil. Ankara Anlaşması ile Gümrük Birliği ile Türkiye’yle zaten imtiyazlı ortaklık var.” dedi.        TÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ ÜYELİĞİ ile İLGİLİ TASLAK AVRUPA PARLAMENTOSU RAPORU TARTIŞMA YARATTI   Avrupa Parlamentosu’ndaki en büyük parti grubu olan Avrupa Halkları Partisi’ne mensup Hollandalı parlamenter Camiel Eurlings tarafından hazırlanan Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği ile ilgili rapor, komisyonda 26 Ekim'de ilk kez görüşüldüğünde Yeşiller, Sosyalist ve Liberaller Grubu’na mensup bazı parlamenterler tarafından şiddetle eleştirildi. Bu gruplara mensup bir çok üye, raporun çok sert olduğunu savunarak çeşitli değişiklik önergelerinde bulundular. 550 değişiklik önergesi sonucunda Türkiye hakkında oldukça olumsuz görüşler içeren raporun neredeyse tümüyle yeniden şekillendirilmesi gündeme geldi. Rapor ile eleştirilen maddelerden birkaçı şöyle:  Türkiye ile müzakerelerin ancak Kopenhag kriterlerini tam olarak yerine getirmesi ve bunu hem teori hem de pratikte göstermesinden sonra başlaması gerekliliği  Kıbrıs'ın tanınması,  Türkiye-Ermenistan sınırının açılması  Alevilerin bir dini azınlık olarak tanınması  Türkiye'nin jeopolitik önemine değinilmemesi  Türkiye’nin üyeliğinin Avrupa Birliği'ne sağlayacağı ekonomik yarardan ve medeniyetler arasındaki uzlaşma ile dinler arasındaki barışa yapacağı katkıdan bahsedilmemesi Raporda aynı zamanda Komisyon ve Konsey’in, her sene Türkiye’nin siyasi kriterlere uyup uymadığına, o yıl içinde görülen  işkence davalarına vb. dair bir rapor hazırlayıp, Avrupa Parlamentosu ve diğer Üye Devletler’in parlamentolarına sunmaları gerektiği belirtiliyor. Türk otoritelerinin işkence, aile içi şiddet, yolsuzluk problemlerine karşı önlem alması isteniyor. GÜNCEL HABERLER AB POLİTİKALARI YENİ KOMİSYON 22 KASIM TARİHİNDE 5 YILLIK GÖREVİNE BAŞLADI 18 Kasım tarihinde Avrupa Parlamentosu’nda gerçekleştirilen güven oylamasını takiben, José Manuel Barroso başkanlığındaki 25 yeni üyeden oluşan yeni Komisyon, 22 Kasım tarihinde göreve başladı. Barroso, 27 Ekim’deki Avrupa Parlamentosu oylamasında yeterli siyasi desteği alamayacağını ve oylamanın sonucun